1 Eylül Dünya Barýþ Günü
AK Parti Malatya Ýl Baþkaný Bülent Tüfenkçi, 1 Eylül Dünya Barýþ Günü nedeniyle yaptýðý açýklamada, 'Oðlu her ne sebeple hayatýný kaybetmiþ olursa olsun Yozgat'taki anne ile Hakkari'deki anne oðullarýnýn mezarý baþýnda ayný duayý okuyorsa, cemaat ayný kýbleye dönüyorsa, birbirimizden farkýmýz yok demektir' dedi.
1 Eylül Dünya Barýþ Günü nedeniyle açýklama yapan AK Parti Ýl Baþkaný Tüfenkçi, “Küresel anlamda acý hadiselerin, þiddet olaylarýn yaþandýðý, devlet yöneticilerinin kendi vatandaþýna anti-demokratik ve insanlýk dýþý uygulamalar neticesinde her gün onlarca insanýn yaþamýný yitirdiði, zulüm gördüðü dönemde barýþa, kardeþliðe her zamankinden daha çok ihtiyaç duymaktayýz. Özellikle Ortadoðu’da diktatör rejimlerin yaptýðý zulüm kabul edilir bir durum deðildir. Dünya devletlerinin halklarýyla barýþýk olmasý küresel barýþ ve istikrar noktasýnda çok önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu anlamda kendi vatandaþýyla barýþýk bir þekilde istikrarla geliþimini sürdürmekte, farklý etnik grup ve inançlara karþý her zamankinden daha çok hassasiyet göstermektedir” ifadelerini kaydetti. Türkiye’nin kardeþliði, birliði, beraberliði canlandýrarak hatalardan dönme noktasýna geldiðini belirten Tüfenkçi, “Evlat acýsýndan daha büyük bir acý yoktur. Allah hiç kimseye bunu yaþatmasýn, hiç kimsenin ocaðýna bu acýyý düþürmesin. Yýllarca Fýrat’ýn Doðu’su ile Batý’sýný iki ayrý kutup gibi gösterilmesinin bedeli Türkiye’ye aðýr oldu. Yaklaþýk 30 yýl boyunca ülkemizin Doðusunda, Batýsýnda, Kuzeyinde, Güneyinde nice evladýmýzý yitirdik, nice þehit verdik ve milyar dolarlarla ifade edilen ekonomik kayýp. Ama unutulan, ihmal edilen bir nokta vardý; annenin ideolojisi yoktur, annenin siyaseti yoktur, saðcýlýðý solculuðu, Sünniliði, Aleviliði yoktur. Oðlu her ne sebeple hayatýný kaybetmiþ olursa olsun Yozgat’taki anne ile Hakkari’deki anne oðullarýnýn mezarý baþýnda ayný duayý okuyorsa, cemaat ayný kýbleye dönüyorsa birbirimizden farkýmýz yok demektir. Türkiye bugün gelinen nokta itibariyle, unutulan, ihmal edilen deðerlerini, zenginliklerini týpký Selahaddin Eyyübi’nin, Alparslan’ýn, Yavuz Sultan Selim’in sancaðý altýnda olduðu gibi, Kurtuluþ Savaþý’nda, Çanakkale’de, Yemen’de olduðu gibi kardeþliði, birliði, beraberliði canlandýrarak hatalardan dönme noktasýna gelmiþtir. Hamdolsun terör meselesi ülkemizin gündeminden kalkmýþtýr. Artýk farklýlýklardan korkan, bunu bir tehdit olarak gören devlet anlayýþý yok. Demokrasiye, kiþi hak ve özgürlüklerine yakýþan tüm etnik ve dini inançlarý zenginlik olarak görüp, kardeþlik hukuku içerisinde yaþamanýn yollarýný bulmaktýr. Türkiye’nin bu anlamda ciddi bir mesafe kat ettiði inkâr edilemez bir gerçektir. Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü, Arap, herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaþlýðý kimliði altýnda birinci sýnýf vatandaþ olarak görülmesi bölünmenin, ayrýþmanýn aksine bizi birbirimize daha çok yakýnlaþtýrarak, birliðimizi, beraberliðimizi daha da kuvvetlendirmektedir” þeklinde konuþtu. Ortadoðu’da yaþanan geliþmeleri üzüntü ile takip ettiklerini dile getiren Tüfenkçi, açýklamasýný þu þekilde sürdürdü: “Nasýl ki Fuzuli’nin þiirleri ruhumuza hitap ediyorsa, Ahmet-i Hani’nin dizeleri de ayný þekilde bizi duygulandýrmaktadýr. Neþet Ertaþ ‘Gönül Daðý’ dediðinde nasýl ki hepimizin tüyleri ürperiyorsa ayný þekilde Þiwan Perver Halepçe dediðinde gönül dünyamýzýn derinliklerine dalýyoruz. Yunus Emre, Haci Bektaþ’ý Veli, Fuzuli, Pir Sultan Abdal da yine ayný þekilde bizim zenginliðimizdir. Bugün Ortadoðu’da yaþanan acý hadiseleri büyük bir üzüntüyle takip ediyoruz. Ortadoðu’da yaþanan süreç dünya barýþýnýn tesisi noktasýnda büyük bir risk teþkil etmektedir. Bir an önce gerçek adaletin saðlanmasý, bölgede devam eden düþük yoðunluktaki savaþýn son bulmasý için herkesin üzerine düþeni yapmasý gerekir. BM baþta olmak üzere, uluslararasý kuruluþlarýn üstlendikleri misyon gereði artýk ciddi anlamda giriþimde bulunarak küresel anlamda barýþa katký sunmalýdýr. Suriye’nin, Mýsýr’ýn, Filistin’in, Gazze’nin hak ettiði barýþa, huzura, sükunete kavuþmasý için küresel anlamda bir giriþimin olmasý gerekir. Türkiye’nin göstermiþ olduðu hassasiyeti diðer bölge ülkeleri baþta olmak üzere tüm dünya ülkelerinin göstermesi gerektiðine inanýyorum. Çünkü Ortadoðu’da barýþ saðlanamamasý tüm dünya da saðlanamamasý demektir.”
Bakmadan Geçme
