Darbe Girişimine Kınama Meşajları
Darbe Girişimine Kınama Mesajları
Cumhuriyet Halk Partisi Malatya İl Başkanı Enver Kiraz, Türkiye'ye yönelik düzenlenen darbe teşebbüsüne tepki gösterdi.
Enver Kiraz, yazılı olarak yaptığı açıklamada 'Ülkemizde dün sahneye konan Darbe girişimi karşısında Cumhuriyet Halk Partisi olarak ilk andan itibaren karşı duruşumuzu net bir şekilde ortaya koyduk. 93 yıllık Cumhuriyet tarihi boyunca darbelere hep karşı olan Partimiz darbe girişiminin başladığı andan itibaren karşı duruşunu bir kez daha sergilemiştir. Genel Başkanımızın yaptığı açıklama ile birlikte Parti Yöneticilerimizin Genel Merkezde gelişmeleri takip ettiği sırada Ankara'da bulunan Milletvekillerimiz süratle Parlamentoya giderek darbeye karşı kararlı duruşumuzu orada da sergilemişlerdir. Yaşanan bu olay bir kez daha Demokratik Parlamenter sistemin önemini ortaya koymuştur. Cumhuriyet Halk Partisi olarak darbe karşıtı duruşunun yanı sıra Cumhuriyete ve Demokrasiye olan inancının başka Genel Başkanımız olmak üzere örgütlerimiz ve bütün üyelerimizle sürdürmeye kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Bu anlayışla siyasi partilerimizin kararlılıklarının yanı sıra parti farkı gözetmeksizin tüm vatandaşlarımızın ortaya koyduğu tavırla darbe girişimi başarısızlığa uğratılmıştır. Güvenlik güçlerini sağduyulu ve darbeyi önleyici girişimlerinin de altını çizmek gerekir. Ulusal kurtuluş mücadelesi sırasında Polatlı'da top seslerinin mecliste yankılandığı anda meclis çalışmalarını sürdüren ve Gazi Meclis söylemini hak eden Büyük Millet Meclisi dün gece maalesef darbecilerin top atışlarına hedef olmuştur. Gazi Meclis dün milletvekilleriyle bir kez daha Gazilik unvanını hak etmiştir. Darbe girişimi sırasında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz' ifadelerini kullandı.
Malatya Büyükşehir Belediye Meclisi, yaptığı 2. Birleşimle Temmuz Ayı Toplantısını tamamlarken, toplantıda, 15 Temmuz tarihinde yapılan darbe kalkışması Meclis tarafından kınandı.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır'ın, darbe girişimine yapılan direnme sırasında şehit olan sivil vatandaşın cenaze törenine gitmesi nedeniyle Meclis Başkan Vekili Hasan Göğüs toplantıya başkanlık etti. Meclis üyeleri tarafından hazırlanan darbeyi kınama yazısı Başkan Vekili Hasan Göğüs tarafından okundu.
Büyükşehir Belediye Meclis Üyeleri'nin kınama mesajında''15 Temmuz 2016 gecesi TSK bünyesinde çöreklenmiş illegal bir yapının darbe girişimi, aziz milletimizin tarif edilmez direnişiyle geri püskürtülmüştür. Bu olayı lanetlediğimizi ve kınadığımızı meclis üyeleri olarak kamuoyu ile paylaşıyoruz'' ifadelerini kullandı.
''Yeniden 7 düvele karşı savaşıyoruz''
Meclis Başkan Vekili Hasan Göğüs de darbe girişimini kınayarak, yeniden 7 düvele karşı savaştığımızın bilinmesi gerektiğini söyledi. Göğüs, 'Çanakkale Savaşı, Balkan Harbi ve Kafkas Cephesi'nde 7 düvel üstümüze yüklenmişti. Eminim ki bu tür girişimler, bunların uzantılarıyla birlikte bu milletin gelişimini engellemek için planladığı bir harekettir. Ne kadar maşalar değişse, maşaların yapıldığı element değişse de maşayı tutan eller aynıdır. Biz yeniden 7 düvelle savaştığımızı bilmeliyiz' ifadelerine yer verdi.
''Darbeci zihniyeti lanetliyoruz''
Daha sonra söz alan CHP Grup Başkan Vekili Hurşit Kuşçu da darbe girişiminin hiçbir şekilde savunulamaz olduğunu belirterek, darbeci zihniyeti lanetledi. Kuşçu,'Demokrasimize ve demokratik kurumlarımıza sahip çıkmalıyız. Kaynağını halktan alamayan, halka hizmet amacı taşımayan hiçbir girişim bugüne kadar başarıya ulaşmamıştır. Halkın iradesi dışında hiçbir iradeyi tanımıyoruz. Türkiye'de haklar ve özgürlüklerin askıya alındığı darbe döneminin izleri yıllar boyunca silinmemiştir.
Böylesine acı bir olayda dahi toplumsal kutuplaşmayı körükleyen adımlar atmak, tedavi edilmesi güç yaralar açabilir. Bu konuda hassasiyet gösterilmeli, ülkemizin verdiği bu zorlu demokrasi sınavı yanlış yollara saptırılmamalıdır. Kötüler birleştiği zaman iyiler de bir araya gelmelidirler. Bir araya gelmek başlangıçtır, bir arada durabilmek ilerlemedir, birlikte çalışmak başarıdır.
Hukukun üstünlüğü, demokratik düzenin korunması, huzur ve güvenin sağlanması hususunda milletimizin göstermiş olduğu kararlı irade, darbecilere en iyi cevap olduğunu düşünüyoruz.
Yaşanan bu olağanüstü sürecin hızla normale dönmesi için her zamankinden daha fazla sağduyu, birlik ve beraberliğe ihtiyacımız bulunmaktadır. Olaylarda yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır, yaralılara acil şifalar diliyoruz' diye konuştu.
Gündem maddeleri
Darbe girişimini kınayıcı konuşmaların ardından gündemdeki maddeler görüşülerek karara bağlandı. Gündem maddeleri ile Merkez İlçe Belediyeleri'ne 10'ar, kırsal ilçe belediyelerine 1'er araçlık ücretsiz Parkmetre Abonman hakkı verilirken, Reklam Megalightların tek yüz haftalık bedellerinin adet başı haftalık KDV hariç 180 TL olarak belirlenmesine, MOTAŞ'ın sermaye artırımından kaynaklanan Büyükşehir Belediye hissesine düşen miktarın ödenmesine, derme kanal güzergahının değiştirilmesi için DSİ ile protokol imzalanması için yetki verilmesi kabul edildi.
Ayrıca gündemde bulunan imar maddelerinin çoğu görüşülerek karara bağlanırken, bazıları da ilgili komisyona havale edildi.
Ağustos Ayı Toplantısı
Malatya Büyükşehir Belediyesi, Ağustos Ayı Toplantısı'nı, 10 Ağustos Çarşamba günü saat 14.00'de yapmayı kararlaştırdı.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Malatya İl Başkanı Av. Sema Altuntaş, Fetullahçı Terör Örgütü (FTÖ) tarafından yapılan darbe girişimine tepki göstererek ' Kimse bu ülkeyi ezansız, bayraksız ve vatansız bırakamaz' dedi.
Darbe girişimini milletin engellediğini söyleyen Altuntaş, 'Aziz milletimizin iradesiyle, hukuk ve demokrasiye yapılan darbe girişimi başarısız olmuştur. Aziz Türk milletine Geçmiş olsun, bu ülkeyi kimse ezansız, bayraksız ve vatansız bırakamaz. Hiç kimse vatandaşın iradesine karşı çıkamaz. Büyük Birlik Partisi olarak hukuka ve demokrasiye yapılan her türlü saldırının karşısındayız ve karşısında olacağız. Türkiye bir darbeler ülkesi olmayacaktır' dedi.
Darbe girişiminin, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'nin içerisinde bir kısım cunta tarafından yapıldığını kaydeden Altuntaş, 'Bu girişim yalnızca millet iradesine ve demokrasiye değil, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni itibarsızlaştırmaya yönelik de bir girişimdir. Türk Silahlı Kuvvetleri ülkemizin en saygın kurumlarından birisidir. Bu girişim TSK içerisindeki yasa dışı yapılanmaların ayıklanması için hayırlı olmuştur' ifadelerini kullandı.
Büyük Birlik Partisi il teşkilatı olarak Malatya halkı ile birlikte bayrak, demokrasi ve millet iradesi için İnönü Caddesi'nden kanal boyuna 2 bin kişi ile Türk bayrakları eşliğinde yürüdüklerini aktaran Altuntaş, 'Şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu'nun dediği gibi; 'Namlusunu kahraman milletine, kahraman polisine ve askerine çevirmiş tanka selam durmayacağız'. Bu vesile ile Türkiye genelinde milli irade için mücadele ederken hayatlarını kaybeden emniyet teşkilatı mensuplarına, cuntacılara karşı çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ve Aziz vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Cumhurbaşkanımızın da hukuk ve demokrasiye karşı yapılan bu girişim karşısındaki kararlılığı ve duruşu malumdur, buradan cumhurbaşkanımıza, TBMM başkanımıza, Emniyet güçlerine, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ve yüce Türk milletine de saygılarımızı sunuyoruz' şeklinde konuştu.
Memur-Sen Malatya İl Temsilcisi Kerem Yıldırım FETÖ tarafından 15 Temmuz akşamı Türkiye'ye yönelik düzenlenen darbe girişimine tepki göstererek, 'Türkiye'nin yolunun kesilmesine asla geçit vermeyiz' dedi.
Türk Milletinin darbe girişimini engellediğini söyleyen Yıldırım, 'Vatanı işgale, devleti ele geçirmeye, millete ayar çekmeye yeltenenlerin 15 Temmuz akşamı başlattığı darbeyi püskürten, darbecilerin yüzüne tüküren bir milletin mensubu olmanın onurunu, gururunu yaşıyoruz. Millet ayaktadır, Çanakkale Ruhu hayattadır. Millete tank namlusu doğrultan şerefsizlere, millet iradesinin tecelligahı Meclise bomba yağdıran hain hadsizlere geçit vermedik, geçit vermeyeceğiz. Yeniden büyük Türkiye, güçlü Türkiye, Ümmetin umudu, Türkiye iradesinin garantörleri meydanlardadır' ifadelerini kullandı.
Cuntacıları ve darbecileri milletin affetmeyeceğini ifade eden Yıldırım, 'İhanet çetesini, cunta hareketini, paralel devlet şebekesini püskürterek milletimizin şanlı tarihine yeni ve büyük bir zafer daha ekledik. Alçakları yurdumuza uğratmayan atalarımızın, dedelerimizin, nenelerimizin emanetine sahip çıktık, vasiyetine sadık kaldık. İhanet ile merhameti aynı cümlede dahi kullanmaktan haya eden bu millet, cuntacıları, darbecileri, milletin üniformasıyla hainlik yapan itleri affetmedi, affetmeyecektir. Silahlı Kuvvetlerimizden, yargıdan, kamu kurumlarından hainler temizleninceye kadar, aklından dahi darbe geçirenler teslim oluncaya, teslim alınıncaya kadar sokaklardan, caddelerden, meydanlardan ayrılmayacaktır. Milletin iradesiyle, demokrasinin merkezi TBMM'nin kararlılığıyla, hükumetin cesur duruşuyla ve başkomutan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın reisliğiyle, liderliğiyle darbe kalkışması bertaraf edilmiştir' dedi.
Türk milletinin tarih yazdığını kaydeden Yıldırım, '15,16 ve 17 Temmuz'da 81 ilin meydanlarında Ulubatlı Hasanlar vardı, Koca Yusuflar vardı, Seyit Onbaşılar vardı. Kara Fatma'lar, Nene Hatunlar vardı. Okçular tepesini terk etmeyen basiretli insanlar vardı. Basiret, uhuvvet, ünsiyet ve cesaret vardı. Çünkü, milletin imanına, özgürlüğüne, haklarına, hayatına kast edenler eliyle gerçekleştirilmek istenen işgale karşı İstiklal Savaşı yaptığına inanan bir millet vardı. Bu darbe girişimi, yıllarca milleti sömüren paralelin vesayet kurma inadıdır. Millet planlarını bozdu. İnancıyla, darbe inatçılarını tarihin çöp sepetine koydu. Oradan çıkışları yok. Darbecilerin son nefesi tükenene kadar, alanları, meydanları terk etmeyeceğiz. Türkiye'nin yolunun kesilmesine, yönünün değiştirilmesine geçit vermeyeceğiz' ifadelerini kullandı.
Sivil siyaseti sonuna kadar savunacaklarını belirten Yıldırım 'Memur-Sen milletin emrindedir. Memur-Sen, milletin iradesini koruma derdindedir. Memur-Sen, demokrasi nöbetindedir. Darbeye direnme, darbecileri alt etme hedefiyle milletle birliktedir. Ey darbeciler, ey darbeye yeltenen hainler, Milletle bilek güreşine tutuşanın sonu kaybetmektir. Kaybettiniz. Tıpkı şerefinizi, haysiyetinizi, namus ve izzetinizi kaybettiğiniz gibi. Menderes'e, Özal'a, Erbakan'a hak ettikleri desteği verme imkanı olmayan millet yok artık. İman varsa imkan vardır diyerek, devleti ele geçirmeye, ülkeyi işgal etmeye, milleti köle ilan etmeye hevesli yapıların heveslerini kursağında bırakan inanmış, adanmış, cesareti kuşanmış bir millet var. Millet devletin yanındadır. Millet, sivil siyasetin arkasındadır. Millet, demokrasiyi koruma, darbeye izin vermeme kararlılığındadır. Bu kararlılıkla, bu kirli yapıların, cunta tezgahının içinde, arkasında, yanında duran herkese hesap soracaktır' şeklinde konuştu.
Darbe girişiminde bulunanlara mutlaka idam cezası getirilmesi gerektiğini vurgulayan Yıldırım 'İstiklal Savaşı ruhunu kaybetmeden, Çanakkale ruhundan vazgeçmeden omuz omuza ve daima ayakta, teyakkuzda olacağız. Sakarya ayağa kalkmıştır ve Türkiye'nin üzerinde çöreklenen kara bulutları dağıtmıştır. Memur-Sen olarak Türkiye'nin geleceğine sahip çıkmakta kararlı olacağız. Pes etmek yok, yılmak yok, korkmak yok milletin öncüsü olmaya milletle birlikte hareket etmeye devam edeceğiz. Büyük Türkiye'nin egemenlik çivisi hainlerin, paralellerin, ihaneti meslek edinenlerin kirli zihinlerine çakılacaktır' diye konuştu.
Bir grup askerin darbe girişimi sonrası tepkiler gün geçtikçe büyürken İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Ord. Prof.Dr. Cafer Özkul'da yayımladığı mesaj ile hain darbe kalkışmasını nefretle kınadığını belirtti.
Özkul yayımladığı mesajında 15 Temmuz 2016 tarihinde başta Ankara ve İstanbul'da olmak üzere, farklı şehirlerde devleti ele geçirmeye ve bütünlüğün ortadan kaldırılmasına yönelik FETÖ/PDY çetesi tarafından darbe girişiminde bulunulduğunu hatırlatarak, 'Girişilen bu onursuz, alçak, milli ve manevi hissiyattan uzak teşebbüsü şiddetle ve nefretle kınıyorum' ifadelerine yer verdi.
Özkul, 'Ülkemizin ve milletimizin dirliğini, birliğini, kalkınmasını ve ilerlemesini hiçbir şer odağının, yapılanmanın, sekteye uğratamayacağına olan inancımızı yineliyor, bu tür hainliklerin ve ihanetlerin bizi korkutup yıldıramayacağı, aksine, milletimizin birbirine sıkıca kenetlenmesine ve demokrasiye olan inancımızın pekişmesine vesile olacağını belirtmek istiyorum. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere devlet büyüklerimizin, emniyet mensuplarımızın, ordumuzun, bütün partilerin ve Yüce Türk milletinin, ülkemizde demokrasi ve hukuk devletinin sürdürülmesi ve istikrarı yolundaki destek ve dayanışmalarıyla, demokrasi ve dirlik düşmanı, çıkar odaklı dış güçlerin aracılığı ve uşaklığı vazifesini üstlenen FETÖ/PDY terör örgütünün bu hain kalkışması başarısız kılınmıştır' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan önderliğinde devletin ve milletin verdiği mücadelenin sürdürülmesinden yana olduğunu belirten Özkul, 'Doğal olarak, büyük bir duyarlılıkla demokrasi safında yer almış olan YÖK ve Üniversitelerimiz de, FETÖ/PDY mensuplarından tamamen arınıncaya kadar bu mücadeleye devam etmelidir. Bu tip hain örgütleşmelerin Akademik Dünya'dan men edilmesi ve bir daha hortlamaması için, Aşağıdaki hususları dikkate alan acil bir 'Yükseköğrenim ve Bilimsel Araştırma Reformu' hazırlanmalıdır. Ar-Ge ve Yükseköğrenim birbirlerinden ayrı düşünülemez kuralından hareketle, Üniversitelerimiz yeniden yapılandırmalıdırlar. 'Bilim ve teknoloji üretme' ile 'yüksek kaliteli öğrenim ve eğitim' misyonlarını birlikte yürütmeye odaklanmalıdırlar. Özellikle doktora tezi savunabilme koşulları ile araştırma görevlilerinin seçimi, atanmaları ve statüleri yeniden gözden geçirilmelidir' ifadelerini kullandı.
Üniversitelerin organizasyonu ve öğretim üyeleri statülerinin de yeniden düzenlenmesi gerektiğini kaydeden Özkul, 'Her öğretim üyesine iki misyonunu da birlikte götürme imkanı verilmelidir. Akademik kariyerde ilerleme, kamu hizmeti kalitesi ve verimliliğine dayanmalı, etik kurallara uymayı şart koşmalıdır. Üstelik, ekip çalışmasını ve emekli oluncaya kadar üretkenliği teşvik edici olmalıdır. Atamalar, sağlıklı bir rekabet dinamiği ortamında ve liyakate göre yapılmalıdır. Akademik kariyere erişme ve ilerleme ne kadar liyakat kurallarına uygun ve adaletli olursa, ne kadar mesleki ahlak değerlerine önem verirse, insanlarımızın vefa borcu bahanesi ile birilerinin adamı olma ihtimali o kadar az olur' dedi.
İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, yazılı bir açıklama yaparak Türkiye'ye yönelik düzenlenen darbe girişimine tepki gösterdi.
İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut açıklamasında, 'Ülkemizin birlik beraberliğine, huzuru ve istikrarına karşı yapılmak istenen bu darbe girişimine hiçbir zaman boyun eğmedik, bundan sonra da asla boyun eğmeyeceğiz. Güvenlik güçlerimizin üstün başarılar içinde gece gündüz demeden, vatanımızı savunmak için gerçekleştirdikleri operasyonlar ve milletimizin birlik, beraberlik dayanışması içinde paralel yapı tarafından gerekleştirilmek istenen darbe girişimine canımız pahasına, kanımızın son damlasına kadar mücadele ederek izin vermeyecek, boyun eğmeyeceğiz. Huzur ve istikrar içinde gelişen ülkemize darbe girişiminde bulunan bu paralel devlet yapılanmasını, devlet ve millet omuz omuza ülkemizden defedeceğiz. Milli iradenin üzerinde hiç bir güç kabul edilemez. Demokrasi ile elde ettiğimiz kazanımlarımızdan bu millet vazgeçmeyecektir. Darbeye teşebbüs edilme girişiminin başladığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emri ile Malatya Valiliği önünde darbe nöbetini tutmaya başlamış bulunmaktayız. 12 Temmuz 2016 tarihinde aday olduğum İnönü Üniversitesi Rektörlük seçimlerinden önce de terör saldırılarına ve paralel devlet yapılanmasına karşı yapmış olduğum açıklama da belirttiğim üzere, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmasına ne PKK, ne DHKP-C, ne DEAŞ ne de paralel yapının engel olamayacaktır. Hiç bir güç, vatanımızın huzurunu ve istikrarını bozamayacak, milletimizin birlik ve beraberliğini de koparamayacak. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bu duygu ve düşüncelerle vatanımıza, milletimize, bayrağımıza, devletimize haince planlanan her türlü saldırıyı, şiddetle ve nefretle lanetliyorum. Cumhurbaşkanı ve Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilen emirle çıktığımız bu yolda, yine gelecek ikinci bir emre kadar, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü bozmaya, vatanımızın her karış toprağını almaya ve bağımsızlığımızın sembolü şehidimizin kanıyla al rengini almış ay yıldızlı bayrağımızı indirmeye, ezanı susturmaya teşebbüs eden, başta paralel devlet yapılanması olmak üzere hiç bir örgüte bu ülkeyi teslim etmeyecek, asla boyun eğmeyeceğiz' ifadelerini kullandı.
İnönü Üniversitesi Senatosu aldığı karar ile darbe teşebbüsünü şiddetle ve nefretle kınadıklarını belirtti.
Senato tarafından yapılan açıklama şöyle:
'15 Temmuz 2016 tarihinde başlayıp doğrudan devletimizi, demokrasimizi ve aziz milletimizi hedef alan darbe teşebbüsünü şiddetle ve nefretle lanetliyoruz.
İnönü Üniversitesi olarak, milletimizin meşru oylarıyla seçilmiş olan mevcut siyasi iradenin yanında olduğumuzu, bundan sonra da yanında durmaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygı ile duyuruyoruz.
Ayrıca bu menfur kalkışmadan dolayı hayatını kaybederek şehit düşen güvenlik görevlilerimize ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz'
İnönü Üniversitesi Akademisyenleri 15 Temmuz'da yaşanan FETÖ darbe girişimini kınadı. İnönü Üniversitesi Rektörlük Binası önüne toplanan akademisyenler adına açıklamayı Rektör Adayı Prof. Dr. Ahmet Kızılay, yaptı.
Türkiye'nin FETÖ terör örgütü tarafından organize edilen menfur, alçak ve hain bir darbe teşebbüsüne maruz kaldığını belirten Kızılay, Türk milletinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde kendi geleceğine sahip çıkarak darbecilerin bu ihanetini yerle bir ettiğini ifade etti.
Kızılay,'Ülkemizin dünyada itibarlı, onurlu ve güçlü olmasını hazmedemeyen, dış güçlerin uşaklığını, bu milletin yanında yer almaya tercih eden FETÖ terör örgütü ve tüm paralel yapılanmalar kesinlikle başarısız olacaktır. Bu darbeye kalkışanlar İslam dünyasının, Türk dünyasının ve mazlum halkların umudu olan necip milletimize diz çöktürmek istemişlerdir. Milletimiz buna izin vermemiştir. Devletimiz en ağır şekilde bunun hesabını soracaktır. Cumhurbaşkanımızın liderliği ile Milletimizin meydanlara inmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisimizin, hükumetimizin, muhalefet partilerimizin, tüm kuruluşlarımızın ve medyamızın tek vücut olarak darbeye karşı durması ile darbe başarılı olamamıştır. Ülkemiz büyük bir badire atlatmıştır. Biz akademisyenler darbeye karşı cuma gecesinden itibaren milletimizle beraber meydanlardayız. Ülkemizde her şey normale dönünceye kadar hem işimizi yapacağız hem de milletimizle birlikte meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Üniversitelerimizden açık ve gizli paralel yapılanma temizlenmelidir. Milletimize geçmiş olsun' ifadelerini kullandı.
Basın İnternet Medya Yayıncılar Derneği(BİMYAD) Genel Başkanı Selim Apohan Fetullahçı Terör Örgütü(FTÖ) tarafından düzenlenen darbe girişimine tepki gösterdi.
Apohan, yaptığı açıklamada 'Devletimizin dirlik ve düzenini, milletimizin birlik ve beraberliğini bozmaya yönelik her türlü darbe teşebbüsünü en şiddetli şekilde lanetliyoruz. 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan bu melun saldırı, demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçmiş olmakla birlikte ezelden beridir hür yaşamış ve ebediyete kadar hür yaşayacak aziz milletimizin, devletine ve demokrasisine sahip çıkmak üzere vermiş olduğu topyekün mücadelesi sayesinde 'Demokrasi Bayramı'na dönüşmüştür. Bu toprakları, her karışı için bedel ödeyerek cennet vatan haline getiren kahraman milletimiz, yüzlerce yıllık emeğinin meyvesi olan Türkiye Cumhuriyeti'ni, onun demokratik bir hukuk devleti olma vasfını, özgürlüklerini ve iradesini demokrasi düşmanlarına bırakmayacak kadar onurlu ve şereflidir. Aziz milletimizin özgürlük ve demokrasi yolculuğuna geçmişte olduğu gibi gelecekte de hiç kimse mani olamayacaktır. Ben bu vesile ile darbe girişimine direndiği sırada hayatlarını kaybeden tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum, milletimizin başı sağ olsun' ifadelerine yer verdi.
Yeni Malatyaspor Başkanı Adil Gevrek, Türkiye'ye yönelik düzenlenen darbe girişimine tepki göstererek, 'Milletimize çevrilmiş olan tanka ve silaha asla selam durmayacağız. Bu alçakça yapılmış girişimi lanetliyoruz' dedi.
Gevrek yaptığı yazılı açıklamada, 'Türkiye, bu hain girişimi milletimizin dimdik duruşu, devletimizin ve hükumetimizin gayreti ile bertaraf etmiştir. Milletimize silah sıkanlar, kurtuluş savaşında bile saldırıya uğramayan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni alçakça, haince, şerefsizce bombalayanlar bu milletin, bu ülkenin, bu devletin asla bir parçası olamaz. Milletimize çevrilmiş olan tankı ve silahı kışlasına sokan şanlı insanımız gereğini yaptı, yapacaktır. Darbe kalkışmasının duyulmasından itibaren insanımız ülkesine, hükumetine sahip çıkmıştır. Gerçekleştirilmiş olan bu alçaklığı asla unutmayacağız. Milletimizin, devletimizin ve hükümetimizin sonuna kadar yanındayız' ifadelerini kullandı.
Enver Kiraz, yazılı olarak yaptığı açıklamada 'Ülkemizde dün sahneye konan Darbe girişimi karşısında Cumhuriyet Halk Partisi olarak ilk andan itibaren karşı duruşumuzu net bir şekilde ortaya koyduk. 93 yıllık Cumhuriyet tarihi boyunca darbelere hep karşı olan Partimiz darbe girişiminin başladığı andan itibaren karşı duruşunu bir kez daha sergilemiştir. Genel Başkanımızın yaptığı açıklama ile birlikte Parti Yöneticilerimizin Genel Merkezde gelişmeleri takip ettiği sırada Ankara'da bulunan Milletvekillerimiz süratle Parlamentoya giderek darbeye karşı kararlı duruşumuzu orada da sergilemişlerdir. Yaşanan bu olay bir kez daha Demokratik Parlamenter sistemin önemini ortaya koymuştur. Cumhuriyet Halk Partisi olarak darbe karşıtı duruşunun yanı sıra Cumhuriyete ve Demokrasiye olan inancının başka Genel Başkanımız olmak üzere örgütlerimiz ve bütün üyelerimizle sürdürmeye kararlı bir şekilde devam edeceğiz. Bu anlayışla siyasi partilerimizin kararlılıklarının yanı sıra parti farkı gözetmeksizin tüm vatandaşlarımızın ortaya koyduğu tavırla darbe girişimi başarısızlığa uğratılmıştır. Güvenlik güçlerini sağduyulu ve darbeyi önleyici girişimlerinin de altını çizmek gerekir. Ulusal kurtuluş mücadelesi sırasında Polatlı'da top seslerinin mecliste yankılandığı anda meclis çalışmalarını sürdüren ve Gazi Meclis söylemini hak eden Büyük Millet Meclisi dün gece maalesef darbecilerin top atışlarına hedef olmuştur. Gazi Meclis dün milletvekilleriyle bir kez daha Gazilik unvanını hak etmiştir. Darbe girişimi sırasında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz' ifadelerini kullandı.
Malatya Büyükşehir Belediye Meclisi, yaptığı 2. Birleşimle Temmuz Ayı Toplantısını tamamlarken, toplantıda, 15 Temmuz tarihinde yapılan darbe kalkışması Meclis tarafından kınandı.
Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır'ın, darbe girişimine yapılan direnme sırasında şehit olan sivil vatandaşın cenaze törenine gitmesi nedeniyle Meclis Başkan Vekili Hasan Göğüs toplantıya başkanlık etti. Meclis üyeleri tarafından hazırlanan darbeyi kınama yazısı Başkan Vekili Hasan Göğüs tarafından okundu.
Büyükşehir Belediye Meclis Üyeleri'nin kınama mesajında''15 Temmuz 2016 gecesi TSK bünyesinde çöreklenmiş illegal bir yapının darbe girişimi, aziz milletimizin tarif edilmez direnişiyle geri püskürtülmüştür. Bu olayı lanetlediğimizi ve kınadığımızı meclis üyeleri olarak kamuoyu ile paylaşıyoruz'' ifadelerini kullandı.
''Yeniden 7 düvele karşı savaşıyoruz''
Meclis Başkan Vekili Hasan Göğüs de darbe girişimini kınayarak, yeniden 7 düvele karşı savaştığımızın bilinmesi gerektiğini söyledi. Göğüs, 'Çanakkale Savaşı, Balkan Harbi ve Kafkas Cephesi'nde 7 düvel üstümüze yüklenmişti. Eminim ki bu tür girişimler, bunların uzantılarıyla birlikte bu milletin gelişimini engellemek için planladığı bir harekettir. Ne kadar maşalar değişse, maşaların yapıldığı element değişse de maşayı tutan eller aynıdır. Biz yeniden 7 düvelle savaştığımızı bilmeliyiz' ifadelerine yer verdi.
''Darbeci zihniyeti lanetliyoruz''
Daha sonra söz alan CHP Grup Başkan Vekili Hurşit Kuşçu da darbe girişiminin hiçbir şekilde savunulamaz olduğunu belirterek, darbeci zihniyeti lanetledi. Kuşçu,'Demokrasimize ve demokratik kurumlarımıza sahip çıkmalıyız. Kaynağını halktan alamayan, halka hizmet amacı taşımayan hiçbir girişim bugüne kadar başarıya ulaşmamıştır. Halkın iradesi dışında hiçbir iradeyi tanımıyoruz. Türkiye'de haklar ve özgürlüklerin askıya alındığı darbe döneminin izleri yıllar boyunca silinmemiştir.
Böylesine acı bir olayda dahi toplumsal kutuplaşmayı körükleyen adımlar atmak, tedavi edilmesi güç yaralar açabilir. Bu konuda hassasiyet gösterilmeli, ülkemizin verdiği bu zorlu demokrasi sınavı yanlış yollara saptırılmamalıdır. Kötüler birleştiği zaman iyiler de bir araya gelmelidirler. Bir araya gelmek başlangıçtır, bir arada durabilmek ilerlemedir, birlikte çalışmak başarıdır.
Hukukun üstünlüğü, demokratik düzenin korunması, huzur ve güvenin sağlanması hususunda milletimizin göstermiş olduğu kararlı irade, darbecilere en iyi cevap olduğunu düşünüyoruz.
Yaşanan bu olağanüstü sürecin hızla normale dönmesi için her zamankinden daha fazla sağduyu, birlik ve beraberliğe ihtiyacımız bulunmaktadır. Olaylarda yaşamını yitirenlere Allah'tan rahmet, ailelerine sabır, yaralılara acil şifalar diliyoruz' diye konuştu.
Gündem maddeleri
Darbe girişimini kınayıcı konuşmaların ardından gündemdeki maddeler görüşülerek karara bağlandı. Gündem maddeleri ile Merkez İlçe Belediyeleri'ne 10'ar, kırsal ilçe belediyelerine 1'er araçlık ücretsiz Parkmetre Abonman hakkı verilirken, Reklam Megalightların tek yüz haftalık bedellerinin adet başı haftalık KDV hariç 180 TL olarak belirlenmesine, MOTAŞ'ın sermaye artırımından kaynaklanan Büyükşehir Belediye hissesine düşen miktarın ödenmesine, derme kanal güzergahının değiştirilmesi için DSİ ile protokol imzalanması için yetki verilmesi kabul edildi.
Ayrıca gündemde bulunan imar maddelerinin çoğu görüşülerek karara bağlanırken, bazıları da ilgili komisyona havale edildi.
Ağustos Ayı Toplantısı
Malatya Büyükşehir Belediyesi, Ağustos Ayı Toplantısı'nı, 10 Ağustos Çarşamba günü saat 14.00'de yapmayı kararlaştırdı.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Malatya İl Başkanı Av. Sema Altuntaş, Fetullahçı Terör Örgütü (FTÖ) tarafından yapılan darbe girişimine tepki göstererek ' Kimse bu ülkeyi ezansız, bayraksız ve vatansız bırakamaz' dedi.
Darbe girişimini milletin engellediğini söyleyen Altuntaş, 'Aziz milletimizin iradesiyle, hukuk ve demokrasiye yapılan darbe girişimi başarısız olmuştur. Aziz Türk milletine Geçmiş olsun, bu ülkeyi kimse ezansız, bayraksız ve vatansız bırakamaz. Hiç kimse vatandaşın iradesine karşı çıkamaz. Büyük Birlik Partisi olarak hukuka ve demokrasiye yapılan her türlü saldırının karşısındayız ve karşısında olacağız. Türkiye bir darbeler ülkesi olmayacaktır' dedi.
Darbe girişiminin, Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK)'nin içerisinde bir kısım cunta tarafından yapıldığını kaydeden Altuntaş, 'Bu girişim yalnızca millet iradesine ve demokrasiye değil, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni itibarsızlaştırmaya yönelik de bir girişimdir. Türk Silahlı Kuvvetleri ülkemizin en saygın kurumlarından birisidir. Bu girişim TSK içerisindeki yasa dışı yapılanmaların ayıklanması için hayırlı olmuştur' ifadelerini kullandı.
Büyük Birlik Partisi il teşkilatı olarak Malatya halkı ile birlikte bayrak, demokrasi ve millet iradesi için İnönü Caddesi'nden kanal boyuna 2 bin kişi ile Türk bayrakları eşliğinde yürüdüklerini aktaran Altuntaş, 'Şehit liderimiz Muhsin Yazıcıoğlu'nun dediği gibi; 'Namlusunu kahraman milletine, kahraman polisine ve askerine çevirmiş tanka selam durmayacağız'. Bu vesile ile Türkiye genelinde milli irade için mücadele ederken hayatlarını kaybeden emniyet teşkilatı mensuplarına, cuntacılara karşı çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ve Aziz vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz. Cumhurbaşkanımızın da hukuk ve demokrasiye karşı yapılan bu girişim karşısındaki kararlılığı ve duruşu malumdur, buradan cumhurbaşkanımıza, TBMM başkanımıza, Emniyet güçlerine, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına ve yüce Türk milletine de saygılarımızı sunuyoruz' şeklinde konuştu.
Memur-Sen Malatya İl Temsilcisi Kerem Yıldırım FETÖ tarafından 15 Temmuz akşamı Türkiye'ye yönelik düzenlenen darbe girişimine tepki göstererek, 'Türkiye'nin yolunun kesilmesine asla geçit vermeyiz' dedi.
Türk Milletinin darbe girişimini engellediğini söyleyen Yıldırım, 'Vatanı işgale, devleti ele geçirmeye, millete ayar çekmeye yeltenenlerin 15 Temmuz akşamı başlattığı darbeyi püskürten, darbecilerin yüzüne tüküren bir milletin mensubu olmanın onurunu, gururunu yaşıyoruz. Millet ayaktadır, Çanakkale Ruhu hayattadır. Millete tank namlusu doğrultan şerefsizlere, millet iradesinin tecelligahı Meclise bomba yağdıran hain hadsizlere geçit vermedik, geçit vermeyeceğiz. Yeniden büyük Türkiye, güçlü Türkiye, Ümmetin umudu, Türkiye iradesinin garantörleri meydanlardadır' ifadelerini kullandı.
Cuntacıları ve darbecileri milletin affetmeyeceğini ifade eden Yıldırım, 'İhanet çetesini, cunta hareketini, paralel devlet şebekesini püskürterek milletimizin şanlı tarihine yeni ve büyük bir zafer daha ekledik. Alçakları yurdumuza uğratmayan atalarımızın, dedelerimizin, nenelerimizin emanetine sahip çıktık, vasiyetine sadık kaldık. İhanet ile merhameti aynı cümlede dahi kullanmaktan haya eden bu millet, cuntacıları, darbecileri, milletin üniformasıyla hainlik yapan itleri affetmedi, affetmeyecektir. Silahlı Kuvvetlerimizden, yargıdan, kamu kurumlarından hainler temizleninceye kadar, aklından dahi darbe geçirenler teslim oluncaya, teslim alınıncaya kadar sokaklardan, caddelerden, meydanlardan ayrılmayacaktır. Milletin iradesiyle, demokrasinin merkezi TBMM'nin kararlılığıyla, hükumetin cesur duruşuyla ve başkomutan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın reisliğiyle, liderliğiyle darbe kalkışması bertaraf edilmiştir' dedi.
Türk milletinin tarih yazdığını kaydeden Yıldırım, '15,16 ve 17 Temmuz'da 81 ilin meydanlarında Ulubatlı Hasanlar vardı, Koca Yusuflar vardı, Seyit Onbaşılar vardı. Kara Fatma'lar, Nene Hatunlar vardı. Okçular tepesini terk etmeyen basiretli insanlar vardı. Basiret, uhuvvet, ünsiyet ve cesaret vardı. Çünkü, milletin imanına, özgürlüğüne, haklarına, hayatına kast edenler eliyle gerçekleştirilmek istenen işgale karşı İstiklal Savaşı yaptığına inanan bir millet vardı. Bu darbe girişimi, yıllarca milleti sömüren paralelin vesayet kurma inadıdır. Millet planlarını bozdu. İnancıyla, darbe inatçılarını tarihin çöp sepetine koydu. Oradan çıkışları yok. Darbecilerin son nefesi tükenene kadar, alanları, meydanları terk etmeyeceğiz. Türkiye'nin yolunun kesilmesine, yönünün değiştirilmesine geçit vermeyeceğiz' ifadelerini kullandı.
Sivil siyaseti sonuna kadar savunacaklarını belirten Yıldırım 'Memur-Sen milletin emrindedir. Memur-Sen, milletin iradesini koruma derdindedir. Memur-Sen, demokrasi nöbetindedir. Darbeye direnme, darbecileri alt etme hedefiyle milletle birliktedir. Ey darbeciler, ey darbeye yeltenen hainler, Milletle bilek güreşine tutuşanın sonu kaybetmektir. Kaybettiniz. Tıpkı şerefinizi, haysiyetinizi, namus ve izzetinizi kaybettiğiniz gibi. Menderes'e, Özal'a, Erbakan'a hak ettikleri desteği verme imkanı olmayan millet yok artık. İman varsa imkan vardır diyerek, devleti ele geçirmeye, ülkeyi işgal etmeye, milleti köle ilan etmeye hevesli yapıların heveslerini kursağında bırakan inanmış, adanmış, cesareti kuşanmış bir millet var. Millet devletin yanındadır. Millet, sivil siyasetin arkasındadır. Millet, demokrasiyi koruma, darbeye izin vermeme kararlılığındadır. Bu kararlılıkla, bu kirli yapıların, cunta tezgahının içinde, arkasında, yanında duran herkese hesap soracaktır' şeklinde konuştu.
Darbe girişiminde bulunanlara mutlaka idam cezası getirilmesi gerektiğini vurgulayan Yıldırım 'İstiklal Savaşı ruhunu kaybetmeden, Çanakkale ruhundan vazgeçmeden omuz omuza ve daima ayakta, teyakkuzda olacağız. Sakarya ayağa kalkmıştır ve Türkiye'nin üzerinde çöreklenen kara bulutları dağıtmıştır. Memur-Sen olarak Türkiye'nin geleceğine sahip çıkmakta kararlı olacağız. Pes etmek yok, yılmak yok, korkmak yok milletin öncüsü olmaya milletle birlikte hareket etmeye devam edeceğiz. Büyük Türkiye'nin egemenlik çivisi hainlerin, paralellerin, ihaneti meslek edinenlerin kirli zihinlerine çakılacaktır' diye konuştu.
Bir grup askerin darbe girişimi sonrası tepkiler gün geçtikçe büyürken İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Ord. Prof.Dr. Cafer Özkul'da yayımladığı mesaj ile hain darbe kalkışmasını nefretle kınadığını belirtti.
Özkul yayımladığı mesajında 15 Temmuz 2016 tarihinde başta Ankara ve İstanbul'da olmak üzere, farklı şehirlerde devleti ele geçirmeye ve bütünlüğün ortadan kaldırılmasına yönelik FETÖ/PDY çetesi tarafından darbe girişiminde bulunulduğunu hatırlatarak, 'Girişilen bu onursuz, alçak, milli ve manevi hissiyattan uzak teşebbüsü şiddetle ve nefretle kınıyorum' ifadelerine yer verdi.
Özkul, 'Ülkemizin ve milletimizin dirliğini, birliğini, kalkınmasını ve ilerlemesini hiçbir şer odağının, yapılanmanın, sekteye uğratamayacağına olan inancımızı yineliyor, bu tür hainliklerin ve ihanetlerin bizi korkutup yıldıramayacağı, aksine, milletimizin birbirine sıkıca kenetlenmesine ve demokrasiye olan inancımızın pekişmesine vesile olacağını belirtmek istiyorum. Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere devlet büyüklerimizin, emniyet mensuplarımızın, ordumuzun, bütün partilerin ve Yüce Türk milletinin, ülkemizde demokrasi ve hukuk devletinin sürdürülmesi ve istikrarı yolundaki destek ve dayanışmalarıyla, demokrasi ve dirlik düşmanı, çıkar odaklı dış güçlerin aracılığı ve uşaklığı vazifesini üstlenen FETÖ/PDY terör örgütünün bu hain kalkışması başarısız kılınmıştır' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan önderliğinde devletin ve milletin verdiği mücadelenin sürdürülmesinden yana olduğunu belirten Özkul, 'Doğal olarak, büyük bir duyarlılıkla demokrasi safında yer almış olan YÖK ve Üniversitelerimiz de, FETÖ/PDY mensuplarından tamamen arınıncaya kadar bu mücadeleye devam etmelidir. Bu tip hain örgütleşmelerin Akademik Dünya'dan men edilmesi ve bir daha hortlamaması için, Aşağıdaki hususları dikkate alan acil bir 'Yükseköğrenim ve Bilimsel Araştırma Reformu' hazırlanmalıdır. Ar-Ge ve Yükseköğrenim birbirlerinden ayrı düşünülemez kuralından hareketle, Üniversitelerimiz yeniden yapılandırmalıdırlar. 'Bilim ve teknoloji üretme' ile 'yüksek kaliteli öğrenim ve eğitim' misyonlarını birlikte yürütmeye odaklanmalıdırlar. Özellikle doktora tezi savunabilme koşulları ile araştırma görevlilerinin seçimi, atanmaları ve statüleri yeniden gözden geçirilmelidir' ifadelerini kullandı.
Üniversitelerin organizasyonu ve öğretim üyeleri statülerinin de yeniden düzenlenmesi gerektiğini kaydeden Özkul, 'Her öğretim üyesine iki misyonunu da birlikte götürme imkanı verilmelidir. Akademik kariyerde ilerleme, kamu hizmeti kalitesi ve verimliliğine dayanmalı, etik kurallara uymayı şart koşmalıdır. Üstelik, ekip çalışmasını ve emekli oluncaya kadar üretkenliği teşvik edici olmalıdır. Atamalar, sağlıklı bir rekabet dinamiği ortamında ve liyakate göre yapılmalıdır. Akademik kariyere erişme ve ilerleme ne kadar liyakat kurallarına uygun ve adaletli olursa, ne kadar mesleki ahlak değerlerine önem verirse, insanlarımızın vefa borcu bahanesi ile birilerinin adamı olma ihtimali o kadar az olur' dedi.
İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, yazılı bir açıklama yaparak Türkiye'ye yönelik düzenlenen darbe girişimine tepki gösterdi.
İnönü Üniversitesi Rektör Adayı Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut açıklamasında, 'Ülkemizin birlik beraberliğine, huzuru ve istikrarına karşı yapılmak istenen bu darbe girişimine hiçbir zaman boyun eğmedik, bundan sonra da asla boyun eğmeyeceğiz. Güvenlik güçlerimizin üstün başarılar içinde gece gündüz demeden, vatanımızı savunmak için gerçekleştirdikleri operasyonlar ve milletimizin birlik, beraberlik dayanışması içinde paralel yapı tarafından gerekleştirilmek istenen darbe girişimine canımız pahasına, kanımızın son damlasına kadar mücadele ederek izin vermeyecek, boyun eğmeyeceğiz. Huzur ve istikrar içinde gelişen ülkemize darbe girişiminde bulunan bu paralel devlet yapılanmasını, devlet ve millet omuz omuza ülkemizden defedeceğiz. Milli iradenin üzerinde hiç bir güç kabul edilemez. Demokrasi ile elde ettiğimiz kazanımlarımızdan bu millet vazgeçmeyecektir. Darbeye teşebbüs edilme girişiminin başladığı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emri ile Malatya Valiliği önünde darbe nöbetini tutmaya başlamış bulunmaktayız. 12 Temmuz 2016 tarihinde aday olduğum İnönü Üniversitesi Rektörlük seçimlerinden önce de terör saldırılarına ve paralel devlet yapılanmasına karşı yapmış olduğum açıklama da belirttiğim üzere, Türkiye'nin 2023 hedeflerine ulaşmasına ne PKK, ne DHKP-C, ne DEAŞ ne de paralel yapının engel olamayacaktır. Hiç bir güç, vatanımızın huzurunu ve istikrarını bozamayacak, milletimizin birlik ve beraberliğini de koparamayacak. Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak, eğer uğrunda ölen varsa vatandır. Bu duygu ve düşüncelerle vatanımıza, milletimize, bayrağımıza, devletimize haince planlanan her türlü saldırıyı, şiddetle ve nefretle lanetliyorum. Cumhurbaşkanı ve Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan tarafından verilen emirle çıktığımız bu yolda, yine gelecek ikinci bir emre kadar, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü bozmaya, vatanımızın her karış toprağını almaya ve bağımsızlığımızın sembolü şehidimizin kanıyla al rengini almış ay yıldızlı bayrağımızı indirmeye, ezanı susturmaya teşebbüs eden, başta paralel devlet yapılanması olmak üzere hiç bir örgüte bu ülkeyi teslim etmeyecek, asla boyun eğmeyeceğiz' ifadelerini kullandı.
İnönü Üniversitesi Senatosu aldığı karar ile darbe teşebbüsünü şiddetle ve nefretle kınadıklarını belirtti.
Senato tarafından yapılan açıklama şöyle:
'15 Temmuz 2016 tarihinde başlayıp doğrudan devletimizi, demokrasimizi ve aziz milletimizi hedef alan darbe teşebbüsünü şiddetle ve nefretle lanetliyoruz.
İnönü Üniversitesi olarak, milletimizin meşru oylarıyla seçilmiş olan mevcut siyasi iradenin yanında olduğumuzu, bundan sonra da yanında durmaya devam edeceğimizi kamuoyuna saygı ile duyuruyoruz.
Ayrıca bu menfur kalkışmadan dolayı hayatını kaybederek şehit düşen güvenlik görevlilerimize ve vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz'
İnönü Üniversitesi Akademisyenleri 15 Temmuz'da yaşanan FETÖ darbe girişimini kınadı. İnönü Üniversitesi Rektörlük Binası önüne toplanan akademisyenler adına açıklamayı Rektör Adayı Prof. Dr. Ahmet Kızılay, yaptı.
Türkiye'nin FETÖ terör örgütü tarafından organize edilen menfur, alçak ve hain bir darbe teşebbüsüne maruz kaldığını belirten Kızılay, Türk milletinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde kendi geleceğine sahip çıkarak darbecilerin bu ihanetini yerle bir ettiğini ifade etti.
Kızılay,'Ülkemizin dünyada itibarlı, onurlu ve güçlü olmasını hazmedemeyen, dış güçlerin uşaklığını, bu milletin yanında yer almaya tercih eden FETÖ terör örgütü ve tüm paralel yapılanmalar kesinlikle başarısız olacaktır. Bu darbeye kalkışanlar İslam dünyasının, Türk dünyasının ve mazlum halkların umudu olan necip milletimize diz çöktürmek istemişlerdir. Milletimiz buna izin vermemiştir. Devletimiz en ağır şekilde bunun hesabını soracaktır. Cumhurbaşkanımızın liderliği ile Milletimizin meydanlara inmesi, Türkiye Büyük Millet Meclisimizin, hükumetimizin, muhalefet partilerimizin, tüm kuruluşlarımızın ve medyamızın tek vücut olarak darbeye karşı durması ile darbe başarılı olamamıştır. Ülkemiz büyük bir badire atlatmıştır. Biz akademisyenler darbeye karşı cuma gecesinden itibaren milletimizle beraber meydanlardayız. Ülkemizde her şey normale dönünceye kadar hem işimizi yapacağız hem de milletimizle birlikte meydanlarda olmaya devam edeceğiz. Üniversitelerimizden açık ve gizli paralel yapılanma temizlenmelidir. Milletimize geçmiş olsun' ifadelerini kullandı.
Basın İnternet Medya Yayıncılar Derneği(BİMYAD) Genel Başkanı Selim Apohan Fetullahçı Terör Örgütü(FTÖ) tarafından düzenlenen darbe girişimine tepki gösterdi.
Apohan, yaptığı açıklamada 'Devletimizin dirlik ve düzenini, milletimizin birlik ve beraberliğini bozmaya yönelik her türlü darbe teşebbüsünü en şiddetli şekilde lanetliyoruz. 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan bu melun saldırı, demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçmiş olmakla birlikte ezelden beridir hür yaşamış ve ebediyete kadar hür yaşayacak aziz milletimizin, devletine ve demokrasisine sahip çıkmak üzere vermiş olduğu topyekün mücadelesi sayesinde 'Demokrasi Bayramı'na dönüşmüştür. Bu toprakları, her karışı için bedel ödeyerek cennet vatan haline getiren kahraman milletimiz, yüzlerce yıllık emeğinin meyvesi olan Türkiye Cumhuriyeti'ni, onun demokratik bir hukuk devleti olma vasfını, özgürlüklerini ve iradesini demokrasi düşmanlarına bırakmayacak kadar onurlu ve şereflidir. Aziz milletimizin özgürlük ve demokrasi yolculuğuna geçmişte olduğu gibi gelecekte de hiç kimse mani olamayacaktır. Ben bu vesile ile darbe girişimine direndiği sırada hayatlarını kaybeden tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum, milletimizin başı sağ olsun' ifadelerine yer verdi.
Yeni Malatyaspor Başkanı Adil Gevrek, Türkiye'ye yönelik düzenlenen darbe girişimine tepki göstererek, 'Milletimize çevrilmiş olan tanka ve silaha asla selam durmayacağız. Bu alçakça yapılmış girişimi lanetliyoruz' dedi.
Gevrek yaptığı yazılı açıklamada, 'Türkiye, bu hain girişimi milletimizin dimdik duruşu, devletimizin ve hükumetimizin gayreti ile bertaraf etmiştir. Milletimize silah sıkanlar, kurtuluş savaşında bile saldırıya uğramayan Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni alçakça, haince, şerefsizce bombalayanlar bu milletin, bu ülkenin, bu devletin asla bir parçası olamaz. Milletimize çevrilmiş olan tankı ve silahı kışlasına sokan şanlı insanımız gereğini yaptı, yapacaktır. Darbe kalkışmasının duyulmasından itibaren insanımız ülkesine, hükumetine sahip çıkmıştır. Gerçekleştirilmiş olan bu alçaklığı asla unutmayacağız. Milletimizin, devletimizin ve hükümetimizin sonuna kadar yanındayız' ifadelerini kullandı.