Seçilme Hakkının Önündeki Engeller Kaldırılmalıdır
Mazlum Der Malatya Şubesi Sekreteri Sami Cengil, 'Seçilme Hakkının Önündeki Hukuki ve Psikolojik Engeller Kalkmadıkça Siyasi ve Sosyal Barışın Tesisi Mümkün Değildir'dedi.
Gazeteciler Cemiyeti'nde basın açıklaması yapan Mazlum Der Malatya Şubesi Sekreteri Sami Cengil, '12 Haziran 2011 seçimlerinde aday olacakların durumunu inceleyen YSK, 12 bağımsız adayın seçime girmelerine yol vermedi. Bağımsız adayların seçime girmelerinin engellenmesi halinde, seçim takvimi gereği, yerlerine başkalarını aday göstermeleri mümkün olmadığı için o seçim bölgelerinde seçmen iradesi, bir başka deyişle en temel haklardan olan seçme ve seçilme hakkı YSK tarafından kısıtlanmış olacaktır.
Kararın belki de en çelişkili yanı ise, seçime katılmaları reddedilen bağımsız adaylardan 2'sinin halen TBMM'de milletvekili olarak görev yapmakta olmasıdır. Yenisi seçilene ve yemin edene kadar eski meclis görevde kalacağına göre, YSK demektedir ki, şimdilik bir milletvekili olarak savaş ilan etmek de dahil önemli ve hayati kararlar alabilirsiniz ama seçilme yeterliliğiniz yoktur' ifadelerini kullandı.
'Bir yüksek mahkeme olarak YSK'nın verdiği kararlar nihai olduğu için, seçime katılımı reddedilen adayların kişisel itiraz dilekçelerine verilecek cevapların tarihi sorumluluğu büyüktür. YSK vereceği kararla Türkiye'de siyasetin yapılacağı zemini işaret edecektir. Sorumluluğun en büyüğü ise, yıllardır seçmen iradesi önünde bir duvar gibi duran seçim yasasındaki barajlar ve seçmen iradesini engelleyici diğer maddelere karşı kulaklarını tıkayan mecliste temsil edilen siyasi partilere düşmektedir. Eğer YSK
bağımsız adaylar konusundaki kararında ısrarcı olur ise yapılacak tek şey, meclisin acilen toplantıya çağırılarak, seçim tarihinin normal süresi olan 22 Temmuz'da yapılmasına, seçim kanununda bulunan baraj gibi seçme ve seçilme hakkının kullanılmasına engel olan hükümlerin temizlenmesine ve anayasa değişikliği yaparak seçim kanununda yapılan değişikliklerin bu seçimde kullanılmasına imkan sağlamaktır' diyen Cengil, açıklamasını şöyle tamamladı:
'Gerek seçim kanunundaki barajlar ve seçmen iradesini engelleyici diğer yasal hükümler gerekse de başörtüsü gibi yasal olamayan psikolojik engeller kaldırılamadan oluşturulacak meclisin siyasi meşruiyeti her zaman tartışılacaktır. Siyasi ve sosyal barışın tesis edilemediği ortamlar ise hak ihlallerinin en yoğun yaşandığı ortamlardır.'